40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
53,9495£% 0.21
4.320,96%0,56
3.334,69%0,33
10.219,40%-0,06
4782522฿%1.63607
16 Temmuz 2025 Çarşamba
Rapora göre, 2030’a kadar ülkede 7.6 milyon mevcut iş yapısı dönüşecek ve yerini teknoloji odaklı 8.9 milyon yeni role bırakacak.
Coursera’nın yayımladığı Global Skills Report 2025 verileri, Türkiye’nin dijital dönüşüm sürecinde kritik bir eşikte olduğunu ortaya koyuyor. Rapora göre, 2030’a kadar ülkede 7.6 milyon mevcut iş yapısı dönüşecek ve yerini teknoloji odaklı 8.9 milyon yeni role bırakacak. 109 ülke arasında genel yetkinlik sıralamasında 55. sırada yer alsa da, Türkiye’nin teknoloji temelli iş gücü dönüşümünde ciddi bir potansiyeli var.
Bu dönüşüm, yalnızca iş tanımlarının değil, işin kendisinin kökten değişmesi anlamına geliyor. Artık muhasebe, pazarlama ya da proje yönetimi gibi geleneksel alanlar bile yapay zekâ, otomasyon ve veri analitiği ile şekilleniyor. Bu da çalışanlardan prompt mühendisliği, veri okuryazarlığı, sistem düşüncesi gibi yeni nesil beceriler beklenmesine yol açıyor.
Coursera raporu, bu yapısal değişimin bireyleri olduğu kadar şirketleri ve ulusal rekabet gücünü de doğrudan etkilediğini vurguluyor.
Yetenekler Değişiyor, Türkiye Bu Değişime Ne Kadar Hazır?
Rapor, Türkiye’deki çalışma çağındaki nüfusun yetenek gelişimini işletme, teknoloji ve veri bilimi üzerinden ölçümlüyor. Türkiye’deki kullanıcılar işletme alanında %45, teknoloji alanında %60 ve veri bilimi alanında %49 yeterlilik düzeyine sahip.
Bu oranlar, Türkiye’nin özellikle teknoloji ve veri temelli yetkinliklerde ortalamanın biraz gerisinde olduğunu gösterse de, bu alanların hızlı ve hedefli yatırımlarla kısa sürede gelişebileceğine işaret ediyor. Çünkü bu beceriler sadece teknoloji şirketlerini değil, perakendeden finansa, üretimden kamuya kadar tüm sektörlerde iş gücünün geleceğini doğrudan etkiliyor.
Bu dönüşümün en görünür sinyallerinden biri ise yapay zekâ temelli kurslara olan ilginin hızla artması. Coursera’daki Gen-AI içeriklerine Türkiye’den yapılan kayıtlar son bir yılda %100 artmış durumda. Bu artış, bireylerin geleceğin mesleklerine olan ilgisinin yanı sıra, şirketlerin de bu dönüşüme ayak uydurma konusunda proaktif davranmaya başladığını ortaya koyuyor.
“Beceriler, Kariyerin Yeni Para Birimi”
İnsan kaynakları danışmanlık firması Gilda&Partners Kurucu Ortağı Jilda Bal, bu verileri şöyle değerlendiriyor: “Artık mesleklerden çok, beceriler işe alım kararlarını şekillendiriyor. Türkiye’de %60 yeterlilikle öne çıkan teknoloji becerileri, yalnızca bilişim teknolojileri alanında çalışanlar için değil, pazarlamadan insan kaynaklarına kadar her rolde temel haline geldi. Aynı zamanda veri bilimi gibi alanlarda %49 seviyesinde olmamız, kurumların rekabet avantajı için yetenek yatırımlarını hızlandırması gerektiğini gösteriyor.
Yapay zekâyı bir tehlike olarak görmek yerine, bir dönüşüm aracı olarak görmemiz gerekir. Bu dijital dönüşümde öne çıkan şirketler, yetenek planlamasını bugünden başlatanlar olacak. Çünkü artık diploma tek başına yeterli değil. Değişen iş tanımlarına uyum sağlayabilecek, öğrenmeye açık ve teknik beceriye sahip adaylar öne çıkıyor. Bu yeni düzende fark yaratan kurumlar ise yalnızca yeni yetenekleri çekmekle kalmayıp, mevcut ekiplerinin potansiyelini açığa çıkaran ve öğrenmeyi kalıcı bir kültüre dönüştüren sistemler geliştirerek rekabet avantajını kalıcı hâle getirebilir.”
Editör: Mehmet Muradoğlu
Türk Hava Yolları ve Lufthansa’nın ortak kuruluşu olan SunExpress, British Safety Council tarafından düzenlenen ve iş sağlığı, güvenliği ve çalışan refahı alanında sektörün en saygın ödülleri arasında yer alan Uluslararası İş Güvenliği Ödülleri 2025’te (International Safety Awards) 2023 ve 2024’ün ardından bu yıl da Üstün Başarı (Distinction) ödülünün sahibi oldu.
British Safety Council tarafından bu yıl 67’ncisi düzenlenen Uluslararası İş Güvenliği Ödülleri’nin kazananları, Londra’da gerçekleştirilen törenle açıklandı. Törende, 45 ülkeden 789 kuruluş, işyerinde güvenli ve sağlıklı çalışma ortamı yaratma yönündeki çabalarıyla ödüle layık görüldü. SunExpress, uluslararası standartlarda iş sağlığı, güvenliği ve çalışan refahı alanındaki uygulamalarıyla üst üste üçüncü kez Üstün Başarı ödülünü kazanarak bu alandaki konumunu güçlendirdi.
British Safety Council, 1957 yılından bu yana iş sağlığı, güvenliği ve çalışan refahının yönetimi konusunda dünya genelinde rehberlik sağlıyor. Çalışanların güvenli ve sağlıklı ortamlarda çalışmasını sağlamak amacıyla küresel ölçekte farkındalık yaratan projeler ve kapsamlı kampanyalar yürütmeye devam ediyor.
Editör: Kadir Ali Boz
Garanti BBVA, çevresel ve sosyal etki analizlerini 2011 yılından bu yana kredi değerlendirme süreçlerine entegre ederek, projelerin doğaya ve topluma etkilerini dikkate alan öncü bir yaklaşım benimsiyor. Geliştirilen politika araçları ve uygulamalar, uluslararası standartlara ve sektörel kriterlere paralel şekilde sürekli olarak güncelleniyor.
Banka, bu yaklaşımı bir adım ileri taşıyarak, BBVA Grubu ile uyumlanma çalışmaları kapsamında, yatırım ve proje finansman süreçlerinde iyi uygulama örneği olarak uzun yıllardır dikkate aldığı Ekvator Prensipleri’ne (EP) imza attı. Garanti BBVA, finans sektöründe küresel olarak referans kabul edilen bu inisiyatife Türkiye’den katılan ilk banka oldu. Garanti BBVA’nın bu adımı, bankanın sürdürülebilirlik odaklı yatırım ve projelere ilişkin finansman taahhüdünü ve öncü konumunu güçlendiriyor.
Bugün itibarıyla, dünya çapında 130’dan fazla imzacı finans kuruluşu, yatırım finansmanı sağladığı projelerde Ekvator Prensipleri’ni uyguluyor.
Mahmut Akten: “Bu imzayla, sürdürülebilirlik ve sorumlu bankacılık alanında ülkemizde sektöre örnek olmayı amaçlıyoruz.”
Garanti BBVA Genel Müdürü Mahmut Akten, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı:
“Daha sürdürülebilir bir gelecek için finans sektörüne düşen sorumluluğun bilincindeyiz. BBVA Grubu’nun 2004 yılından bu yana parçası olduğu Ekvator Prensipleri’ne imza atarak grubumuzun küresel düzeydeki vizyonunu ülkemize taşımaktan ve Türkiye’de bu taahhüdü veren ilk finans kuruluşu olmaktan gurur duyuyoruz. Bu imza, Garanti BBVA’nın sürdürülebilirlik alanındaki uzun soluklu yolculuğunda önemli bir kilometre taşı ve stratejik bir adımdır. EP’ye katılım süreci, Garanti BBVA’nın yalnızca finansal ürünlerinde değil, tüm karar alma süreçlerinde sürdürülebilirliği temel bir öncelik haline getirdiğinin açık bir göstergesidir. Biyolojik çeşitliliğin korunması, iklim kriziyle mücadele, toplumsal kapsayıcılık ve kültürel mirasın yaşatılması gibi alanlarda, uluslararası standartlarda değerlendirme yaparak; tüm paydaşlar üzerinde kalıcı ve pozitif bir etki yaratmayı amaçlayan bütüncül bir yaklaşımı benimsiyoruz. Yatırım ve projelere ilişkin finansman süreçlerinde çevresel ve sosyal risk yönetimini güçlendiren bu imzayla, ülkemizde sektöre örnek olmayı amaçlıyoruz.”
Projelerde Küresel Etki Yönetimi Yaklaşımı
Ekvator Prensipleri, çevresel ve sosyal riskler açısından daha yüksek potansiyele sahip altyapı ve enerji projeleri başta olmak üzere tüm sektörler için geçerli. Proje finansmanı, satın alım, refinansman gibi çeşitli finansman yapılarını kapsıyor. Prensipler, projelerin finanse edilmeden önce çevresel ve sosyal etkilerinin bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmesini ve risklerin etkin bir şekilde yönetilmesini amaçlıyor.
Garanti BBVA, Ekvator Prensipleri’nin imzacısı olarak 10 temel ilkeyi kendi çevresel ve sosyal risk yönetimi sistemlerine entegre etmeyi taahhüt ediyor. Bu ilkeler, risk sınıflandırmasından etki değerlendirmesine, uluslararası standartlara uygunluk ilkesinden yönetim planları geliştirilmesine, paydaş katılımından şikâyet mekanizmasına, bağımsız incelemeden izleme ve şeffaf raporlamaya kadar uzanan kapsamlı bir çerçeve sunuyor. Böylece projelerin hem çevresel hem de toplumsal etkileri gözetilerek daha sürdürülebilir şekilde hayata geçirilmesi sağlanıyor.
Editör: Mehmet Muradoğlu
Festival, Türkiye’nin en prestijli çikolata yarışmalarından biri olan 6. Chocolate Cup’a da ev sahipliği yaparak tatlı severlere çifte bir şölen sunacak.
6. Chocolate Cup: Türkiye’nin En Tatlı Rekabeti Festival Sahnesinde!
Türkiye’nin en tatlı geleneklerinden biri haline gelen ve Avrasya Gastronomi ve Aşçılar Federasyonu (AGAFED) tarafından düzenlenen Chocolate Cup, bu yıl 6. kez, Uluslararası Çikolata Festivali kapsamında çikolata tutkunlarını, yaratıcı ustaları ve genç şef adaylarını aynı sahnede buluşturacak. Chocolate Cup, yalnızca bir yarışma değil; gastronomi dünyasında yeteneklerin keşfedildiği, ilhamın paylaşıldığı ve çikolata ile düş kurulan bir platform olarak öne çıkıyor.
Yarışma, pastacılığın estetik yönünü, teknik yetkinliğini ve yaratıcı ruhunu bir araya getiren özel bir platform sunarken, her yıl genişleyen vizyonu ve artan katılımıyla artık sadece Türkiye’nin değil, bölgenin de en prestijli çikolata yarışmaları arasında yer alıyor.
Chocolate Cup’ta yarışanlar yalnızca tarif peşinde koşan pastacılar değil; tutkularını cesaretle sergileyen yaratıcı beyinler olarak tanımlanıyor. Hem ulusal hem uluslararası arenada tanınan, pastacılık dünyasına yön veren değerli isimlerden oluşan jüriye Raşit Yazıcı başkanlık yapacak. Yarışmada, lezzet, teknik zorluk, hijyen, sunum ve özgünlük gibi kriterlerle tabaklar titizlikle değerlendirilecek.
Türkiye Mutfağını araştırmak, Türk Mutfak kültürünün geliştirilmesine katkıda bulunmak, aşçılar arasında mesleki ve sosyal dayanışmayı artırmak amacı ile kurulmuş olan AGAFED’in Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Karaman, “Türk mutfak kültürünün gelişimine ve gastronomi alanındaki yeteneklerin keşfedilmesine olan bağlılığımızı, 6. Chocolate Cup’ı Uluslararası Çikolata Festivali ile birleştirerek bir kez daha gösteriyoruz. Bu iş birliği, sektördeki yenilikleri desteklemek ve genç şef adaylarımıza ilham vermek adına önemli bir adımdır. Tüm katılımcılara ve ziyaretçilerimize unutulmaz bir deneyim sunmayı hedefliyoruz.” dedi.
Uluslararası Çikolata Festivali: Kültür, Sanat ve Lezzet Bir Arada
“Dünyanın en tatlı etkinliği” unvanını haklı çıkaracak zengin içeriğiyle dikkat çeken Uluslararası Çikolata Festivali, çikolatayı sadece bir gıda maddesi olmaktan çıkarıp, sanatın ve yaratıcılığın kalbine taşıyacak. Festival, çikolata dünyasının en büyük ikilemine odaklanacak: “Bitter mi, Sütlü mü?”.
Katılımcılar, festival boyunca özel kahve kavurucuları ve baristalar eşliğinde çikolataya eşlik edecek en iyi kahve çeşitlerini tadabilecek, farklı demleme yöntemlerini keşfedebilecek. Yerel butik üreticilerden uluslararası çikolata devlerine kadar geniş bir yelpazede çikolata markalarının stantlarında en özel lezzetleri tatma ve yeni favorileri keşfetme fırsatı bulacaklar. Usta şefler eşliğinde düzenlenecek interaktif workshoplar ve tadımlar ile çikolata yapımının incelikleri öğrenilebilecek, katılımcılar kendi çikolatalarını tasarlama ve yapma şansı yakalayacak. Minik çikolata severler için özel olarak tasarlanmış eğlence ve etkinlik alanlarında, yaratıcılıklarını konuşturacakları oyunlar ve atölyeler yer alacak. Festival boyunca çikolata temalı yarışmalar, sürpriz etkinlikler ve canlı konserlerle heyecan dorukta olacak.
3 gün sürecek festivalin biletleri Biletix ve Passo’da satışa sunuldu.
Editör: Kadir Ali Boz
Vakıf Katılım, 2025 yılının ilk yarısında KOBİ’lere sundukları nakdi desteği 103.3 milyar TL milyar olarak açıkladı. Uygun koşullarda finansmana kolay erişim için Odalar, Organize Sanayi Bölgeleri Yönetimleri ve Meslek Birlikleri ile yapılan iş birlikleriyle geçtiğimiz yıl KOBİ’lere 125.6 Milyar TL nakdi destek sunduklarını ifade eden Vakıf Katılım Genel Müdürü Mehmet Ali Akben konuyla ilgili şunları söyledi: İstikrarlı ekonomik büyümenin temelini oluşturan imalat, istihdam, ihracat ve inovasyon (4İ) alanlarında itici güç olan KOBİ’leri, var gücümüzle desteklemeye devam ediyoruz. Dijitalleşme, finansal sürdürülebilirlik ve alternatif finansman yöntemleri konularındaki hizmetlerimizle KOBİ’lerimizin yalnızca yerel pazarlarda değil, aynı zamanda küresel arenada da rekabetçi bir konuma gelmelerini amaçlıyoruz. KOBİ’lerimizin ihtiyaçlarını dinliyor, onlara özel çözümler geliştiriyor ve sürdürülebilir büyüme yolunda yanlarında olmayı oldukça önemsiyoruz.
“KOBİ’lerimiz için yenilikçi ürünlerimizi her geçen gün artırıyoruz”
2024, KOBİ’lere yönelik çok kıymetli ürünler sunmuştuk. e-Yönetim platformumuz p@ket bu yenilikçi ürünlerimizden biriydi. KOBİ ve işletmelerin bankadaki ihtiyaçlarını ön muhasebe uygulamasıyla birleştiren, e-Defter, e-Fatura, e-Arşiv konularında da büyük kolaylıklar sağlayan p@ket ile müşterilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda ürün çeşitliliğini artırmanın haklı gururunu yaşadık. Bununla birlikte bu yıl da p@ket uygulamamız ile ilgili çeşitli iş birliklerine imza atarak tabana yaygın bir büyüme politikamızı sürdürüyoruz. Esnaf ve Sanatkarlar Derneği, Trabzon Ticaret Odası, Tokat Ticaret Odası, Kahramanmaraş Ticaret Odası ve İvedik OSB gibi çok kıymetli meslek kuruluşlarla yaptığımız protokollerle dernek ve Oda üyelerinin p@ket ‘in tüm avantajlarından ayrıcalıklı fırsatlarla yararlanabilmesine olanak sunduk. Son olarak da geçtiğimiz günlerde Ankara Ticaret Odası ile imzaladığımız protokolle bu iş birliklerine bir yenisini daha eklemenin mutluluğunu yaşadık.
KOBİ’lere internet şube üzerinden işlem yapma kolaylığı
KOBİ’lere yönelik yine bankacılık sektöründe bir ilk olarak şirketler için uzaktan hesap açılış hizmetini devreye aldık. Böylelikle KOBİ’ler şubelerimize gelmeden diledikleri yerden Vakıf Katılım Mobil Şube’yi indirip müşteri temsilcimizle görüntülü görüşmeyle, şirket hesabını kolayca açabilmekteler. e-Finansman ürünümüz ile müşterilerimizin yine şubeye gitmeden internet şube üzerinden güncel limit ve teminat durumuna göre finansman başvurularını yapabilmelerine ve finansman kullanmalarına imkan veriyoruz. Doğrudan Borçlandırma Sistemi (DBS) ürünümüzle ise, tüzel müşterilerimizin alt bayi tanımlama ve limit belirleme gibi önemli süreçlerini, şubeye gitmeden internet şubemiz üzerinden yürütebilmelerini sağladık. Ödeme ve tahsilat süreçlerini garanti altına almak isteyen KOBİ’lerimize özel olarak sunduğumuz ve aynı zamanda ticarette bir ilk olma özelliğine sahip GFT ile işletmelerin alacaklarını daha güvenli bir şekilde takip etmelerini ve tahsilatlarını garanti altına almalarına olanak verdik.
“130 MW gücü aşan 500’ün üzerinde projeye ücretsiz danışmanlık hizmeti verdik”
“Paris İklim Değişikliği Anlaşması” kapsamında oluşturulan “Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Reformu” ve “Yeşil Mutabakat Eylem Planı” programlarına uygun olarak Yeşil Enerji Dönüşümü ve Enerji Verimliliği yatırımlarıyla ilgili projeler gerçekleştiriyoruz. “Enerji konusunda özel sektör ve kamu kurumlarıyla iş birliğine giderek, Arazi/ Çatı GES, RES, Biokütle ve Akıllı Şehirler alanlarındaki yatırımlara finansman kaynağı sağlamak adına çalışmalara imza attık. Bu kapsamda 2024 yılında 1.5 GW gücü aşan 150’nin üzerinde projeye ücretsiz danışmanlık hizmeti sağladık ve 62 farklı proje yatırımına yaklaşık 1,52 Milyar TL destekte bulunarak dışa bağımlılığının azaltılmasında öncü rol oynadık.”
“Kaynaklarımızı KOBİ’lerin istifadesine sunmaya devam edeceğiz”
Mehmet Ali Akben KOBi’lerle ilgili 2025 planlarına yönelik de şunları söyledi: “Kurum olarak müşterilerimizin ihtiyaçlarına çözüm sunan birçok ürün ve hizmetin dijital kanallara taşınması için çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz. 2025 yılı da her zaman olduğu gibi KOBİ’lerimizi destekleyeceğimiz, üretimlerine katkı sunacağımız bir yıl olacak. Dijitalleşmeyi odağımıza alarak birçok yenilikçi uygulamaya daha imza atmaya, ürün ve hizmet yelpazemizi genişletmeye devam edecek, kaynaklarımızı risk-getiri ve verimlilik esaslı bir yaklaşımla KOBİ’lerin istifadesine sunacağız.”
Editör: Serhat Mocan